vay be 2012 geldi de geçmeye başladı bilem:))

hızlı bir başlangıç yaptık yeni yıla...hızlı ve keyifli...umarım böyle devam eder...

2011 in son gecesini mide ağrısıyla geçirdim,mutfağımdaki çeşitli otlarla herşeye şifa bulmaya çabalayan ve kısmen başarılı da olan ben,bu duruma bi çare bulamadım ve eşimin ısrarları karşısında hiç sevmediğim cümleye başvurdum haliyle"tamam gidelim hastaneye" dedim ama o kadar isteksiz söylemişim ki eşim gülmekten alamadı kendini.e tabi ki gitmedim.hani deriz ya hep "Allah eksikliğini vermesin ama düşürmesinde hastanelere" bu duamız baki...neyse ki biraz daha rahatsız ettikten sonra uykuya dalacağım kıvama geldi ve neyse ki sabah uyandığımda eser kalmamıştı ağrıdan.hem uykusuzluğun hem de hastalık halinin keyifsizliği akşam saatlerine kadar sürdü.[eşime söz verdim bir kez daha tekrarlarsa ısrar beklemeden gideceğim hastaneye:(  ]
akşam için komşularımızı yeni yıl yemeğine davet etmiştik.keyifsiz ve pervasız halim hazırlığın akşam saatlerine kadar kalmasını sağladı ama neyse ki içime sinecek bi sofra kurabildik.hatta eşimin doğum günü pastasını yetiştirdim[şu an öyle kızdım ki kendime"her anı fotoğraflamak gerekir" deyip hiçbir anı fotoğraflayamayan bana ne denir ki:( ]eşimin doğum günü 1 Ocak aslında ama adet haline geldi ki hep yılbaşı akşamı ilk kutlamayı yapar olduk.bu kez de iyi saklamışım pastayı ve yine şaşırtmayı başardım.yaşasın ben!!!severim sürprizler yapmayı neyse ki tutuyor planlarım genelde.yemek sonrası pasta eşliğinde çay sohbeti yapıp evlere dağıldı herkes.öyle anlaşmıştık zaten.biz yılbaşını çok abartmayı sevmiyoruz ve özellikle evde olmayı tercih ediyoruz.dışarda olduğumuz zamanlarda oldu vaktiyle...ama evde olmayı seviyoruz.bazen dostları ağırlıyoruz bazende başbaşa kalmanın keyfini yaşıyoruz.dedim ya abartmayı sevmiyorum ama dostlarla kutlaşmayı bahane edip seslerini duymayı,kartlar vesilesi ile hatırlamayı ve kendimi hatırlatmayı seviyorum.öyle hızlı akıyor ki hayat arada bir bahaneler gerekiyor malesef iletişimlerin sürekliliği için.işte yılbaşı da  benim için en çok bu demek.özlediğim sesleri duydum,önemsediğimi belirtmek istediklerime kartlarını postaladım.karşılığında güzel dilekler eşliğinde mesajlar ve telefonlar aldım.kimi evlere bereket çıkını ile bereket dileklerimi ulaştırdım.insan olmanın en güzel anını yakaladım güldüm,güldürdüm ne mutlu bana...saatler yeni yılı göstermek üzereyken  çalışma odasına geçtim.çalışma masasında büyükçe bir poşet.bu ne ki diye seslendim cevap yok.cevap bekleyecek değilim tabi:)hele ki ben:)araladım ki bir buket çiçek...tebessümle kafamı çevirdim ki hayatımda bildiğim en güzel tebessüme çarptı tebessümüm:))canımın içi yine gülümsetti beni."niye ki,yılbaşı için mi" dedim "hayır içimden geldiği için" dedi yine beni mest etti ve ekledi "bi de bunları sana ulaştırmak için vesile" diye çiçeğin aranjmanına eklenmiş uğur böceği ve nazar boncuğunu göstererek.dilerim uğurlu ve hayırlı gözlere çarptığımız bir yıl olur...
yeni yılla ilgili ilk gülümseme bu değildi.Semacım yaptı ilk güzelliği.yılların eskitemediği can dostum.Hüseyin e yapmak istediğim sürprizden bahsetmiştim.o yoğun ben yoğun bi ara birlikte bakarız deyip kenara koymuştuk fikrimizi.halletmiş bile sağolsun.cuma günü haber verdi.aynı gün iş arkadaşlarımdan da bir eşarp aldım yeni yıl armağanı olarak...

ama cumartesinin ilk güzelliğine gelince.market dönüşü babannem bana bir paket geldiğini söyledi.
aslında bekliyordum.Aylincim bana paket çıkardığından bahsetmişti.adres verirken hep babaannemin dairesinide ekliyor olmamı akıllıca buldum yine:)ben hep mutlu olurum düşünüldüğümü,önemsendiğimi anladığım zaman ama bu paket daha da fazlasıydı.standart gönderileri sevmem gerçekten bişey armağan edilmek isteniyorsa,üzerinde biraz düşünülmüş olsun isterim doğrusunu söylemek gerekirse...Aylinde ben gibiymiş,kendimi sevdim sayesinde:))"iyi ki karışmışım bu tatlı insanların arasına" dedim.şans mı kader mi bilmem ama bir çoğunu yeni okumaya başlamış,bazısı ile dostluğa adım atmış,bazısı ile ilerletme gayretine düşmüş olmakla birlikte hepinizi çok sevdim.dışarlarda aradığımız samimiyeti pc ekranında bulmak traji komik gibi görünsede paylaşımlarımız gösteriyor ki sanal alemin dışına taşıyabileceğimiz kadar samimiyiz bir çoğumuz...
Aylinde benim paketimden bahsetmiş blogunda körler sağırlar birbirini ağırlar sanılmasın sakın ama bahsetmeden geçilebilecek gibi değildi.iki güzel kedicik göndermiş bana.beyaz ve kırmızı.yeni yaptırdığımız tv sehpası beyaz.düşünün artık ne kadar yakışacak.dahası Hüseyin den önce davranmış nazar boncuğu bir anahtarlık eklemiş pakete ve hep yanımda gezmeye talip olmuş.İzmirlim sana anahtarlığınla İstanbul u gezdirmek benden:)birde 2012 dilek paketimizdeki en önemli maddeye atıfta bulunmuş.dilediğimiz bebişimizin ilk hediyesini yollamış.şirin bir patik:)teyzesi bebişimizi beklerken de onu büyütürken de bize destek olacak eminim.teşekkür ederiz teyzesi.hepsi için ama herşeyden önce inceliğin ve samimiyetin için.kabul ettiğin dostluk benim zaten kabulümdü.uzun vadede güzel şeyler paylaşacağımıza inanıyorum.Gönülcüm de benden bahsetmiş blogunda,sevinmiş gönderime ama ben daha çok sevindim onun sevinmesine.karşılıklı samimiyet nasıl da bulunamaz bir değer değil mi?seviyorum hepinizi ve birde tam da yazmaktan vazgeçecekken beni yüreklendiren ve ilk blog dostluğu tadını tattııran Mümineciğimide...

akşam eşim elinde yine benim pek sevmediği siparişlerimle geldi.sanırım hepsi böyle değil mi?hani biz alıyoruz,taşıyoruz iyi hoşta unutulan birkaç bişey istesek;hayır denmiyor sağolsun ama çok hevesli olmadıklarıda belli alışverişe:)şirin ve yakışıklı çırak Harun da yine eşlik ediyordu ona.ama bu kez sadece kapıdan görünüp bize iltifatlar sıralamak için gelmemiş:)"ablam dedi sana yeni yıl sürprizleri attım poşete,onlarıda çıkartırsın" şaşırdım mavişimiz,ufaklığımız bize abim,ablam derken öyle içten ki bizim içinde kardeş hakikaten ama ne olabilir ki diye de düşünmedim değil.ısrarım işe yaramadı yemeğe kalmadı.koşarak gitti.eşime dedim ki ne atmış poşete.meğer eşimle çıktıktan sonra tekrar girmiş markete.çikolatalar almış çıkmış.belli ki kendisi ödemek istediği için böyle yapmış.poşetlerden birinin içine atmış.benim içinmiş.onun tarafından bu kadar seviliyor olmaya mı gülümsesem önce yoksa çikolata sevdamı çok belli ettiğimi bi kez daha anladığımamı...

yani 2012 ye geçişim hakikaten keyifli oldu.yılın ilk günü de miskinlik ve doğum günü çocuğunun aksi soğuk algınlığına otlarla şifa bulmaya çalışarak geçti.neyse ki bu arada soğuk algınlığı da geçti:))
akşam üstü mahalleye yeni taşınan bir komşumuza geciken bir ziyarette bulunduk komşularla.bu ziyarete vesile olduğum için de komşuluğu hala yaşıyor olduğumuz içinde mutlu oldum.günü böyle tamamladık.
akşam hatırlı dostlarımız Hüseyin i doğum gününde yalnız bırakmak istemediklerini söylediler.yılların alışkanlığı ile yine birlikte kutladık.sanırım haftaiçi birkaç kutlama daha onu bekliyor:)ama onu en çok sevindiren kayınvalideciğinin işyerine uğrayıp hediyesini getirmesi olmuş.haftasonu görüşemeyeceğimiz belli olunca daha sonraya bırakmamak için bu yolu seçmiş annecim.mesafede yakın olmadığı için verilen değer memnun etmiş bizim doğum günü çocuğunu.bu tür doğum günü ritüelleri zaman zaman kendi kendini tekrarlar bir hal alıyor kabul ediyorum ama olması gerektiği için usulen yapanla,içtenliğini de tebriğine katan arasındaki fark o kadar bariz belli oluyor ki...sevinmek mi sevindirmek mi deseniz bana sevindirmeyi seçerim mesela...

neyse yine haftasonunu günlük tadında uzuncaaaa anlatmış bulundum.buraya birde yeni yıl dileği eklemek gerekiyordu.sevgili Betül Arım paylaşılmaya değer bulduğum bir yeni yıl gönderisinde bulunmuş yılbaşı gecesi...
"Bu gece yarısı 2 beyaz kağıt ve bir zarf alın. Kağıtlardan birine; hayatınızdan çıkarmak istediğiniz her şeyi yazın. (Bu bir eşya, insan, durum olabilir). Diğer kağıda ise hayatınızda olmasını istediğiniz her şeyi yazın. Yazdığınız ilk kağıdı küçük küçük parçalara ayırıp çöpe atın. Diğer kağıdı ise zarfın içine koyup,gözlerinizi kapatıp, kalbinizin üstünde tutarak; "Bunun içindeki her şey oluyor" deyin...
Hepinize dilediğiniz gibi, güzelliklerle dolu bir yıl diliyorum."
  [paylaşmakta gecikmişim ama siz uygulamakta gecikmeyin:) ve bence kesinlikle arada bir bakmak üzere ya biryere kaldırın yada asın.ne kadar uyacağım bilemesem de uymak niyeti ile ben öyle yapacağım:) ]

hüzünlerin geride kaldığı...herşeyden önce sağlıklı ve huzurlu bir yıl olsun...

2011 de ne kadar sürç-i lisan ettiysek affola...